anne ile ilgili mektup örnekleri

İşkonusunda ben onu etkilemek istemem, o da beni etkilemek istemez. Hava açık; ama sıcak değildi. Hava açıktı; ama sıcak değildi. Yüklem Uyuşmazlığı : Sıralı cümlelerde yüklemlerin kip ve kişi ekleri yönünden uyumlu olmaları gerekir. Bu eklerin uyumsuzluğu anlatım bozukluğu yaratır. AnnelerGünü ile ilgili skeç örneği ile ilgili bilgi belge yazılar ve dokümanlar. Anneler Günü ile ilgili skeç örneği. Anneler Günü ile ilgili skeç örneği Sınıf ortamı. Teneffüste olan öğrenciler dağınık bir şekilde sınıfta durmaktadırlar. 2070 Yılından Gelen Hitapşekliniz mektubu göndereceğiniz kişiye ve samimiyetinize göre değişebilir. Mesela annenize mektup yazıyorsanız mektubunuza 'Canım Annem' şeklinde hitap ederek başlayabilirsiniz. Başka bir örnek verecek olursak, mektubunuzu bir yöneticiye ya da kuruma yazıyorsanız hitap cümleniz 'Sayın Yönetici' şeklinde olabilir. İlimile ilgili yeni gelişmeleri , güncel haberleri takip etmeliyiz . Sadece okumak ya da ezber ile ilim öğrenmeye çalışmamalıyız. 13:13 Hakkında Bilgi anneler günü ile ilgili mektup, anneler günü mektup örneği, annenize mektup yazın, annenize ona olan sevginizi anlatan bir mektup yazın, kompozisyon örnekleri No comments. Çocuğukreşe başlayacak feminist bir anne olarak kreş öğretmenine hitaben bir mektup yazdım. Okuyan arkadaşlarım bunun yayınlanması gerektiği konusunda fikir belirttiler sağ olsunlar. İşte paylaşıyorum: Benden Deniz ile ilgili bir mektup yazmamı istediğinizde çok hoşuma gitmişti. Sanırım şimdi onun vakti geldi. Les Site De Rencontre En France Gratuit. Kız çocuklarına sürekli “Sen prensessin, hiç senin gibi güzel bir kıza böyle yapmak yakışıyor mu, hanım hanımcık otur burada” gibi kızları güçsüzleştiren ve sınırlamaya yönelten cümlelerden rahatsız olduğum kadar, “Aslan oğlum, koçum, erkek adam ağlamaz” gibi ifade biçimlerinden de aşırı rahatsız olduğumu tahmin edersiniz Çocuğu kreşe başlayacak feminist bir anne olarak kreş öğretmenine hitaben bir mektup yazdım. Okuyan arkadaşlarım bunun yayınlanması gerektiği konusunda fikir belirttiler sağ olsunlar. İşte paylaşıyorum Benden Deniz ile ilgili bir mektup yazmamı istediğinizde çok hoşuma gitmişti. Sanırım şimdi onun vakti geldi. Oğlumla geçen kısa ve fakat hayatımı değiştiren büyüleyici ve zorlu 26 ayın sonunda onu size emanet ediyorum. Tam gün kreşe geçeceği için biraz hüzünlü ve karışık duygular taşımama rağmen sizin yaklaşımınız ve üslubunuzu hatırlayıp rahatlıyorum. Onu almaya geldiğimizde kucağınızda gülerek bizi karşılaması paha biçilemez. Her öğretmenin kendi üslubu vardır. Bunu değiştirmek zordur. O nedenle sizin çocuklara yaklaşımınızı beğenmemiş olsaydım size bu mektubu yazmak yerine başka alternatiflere yönelirdim. Her çocuk özel, biricik ve kendine özgüdür. Biz geç anne baba olduk. Çok isteyerek ve planlayarak. Biraz da o nedenle Deniz ile kurduğumuz ilişki üzerinde çok düşündük, düşünüyoruz. Deniz’in kişilik özelliklerini ve ebeveyn olarak yaklaşımımız üzerinden bazı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum sizinle. Genel olarak çocuklarla, özellikle çok küçük çocuklarla “Yapma, şimdi masandan kalkamazsın, bunu yapmak çok ayıp” gibi olumsuz içerikli iletişim kurulmasının çocukların gelişimine zarar verdiğini düşünüyorum. Elbette kurallara ihtiyaç var. Ve toplulukta bulunmak belli kurallarla mümkün. Ama bu yaş grubunda başkasına zarar verilmediği müddetçe çocuklar için kurallar esnetilebilir. Yapmasını doğru bulmadığınız bir konuda dikkati başka yöne çekilebilir, veya yaptığı şey yanlış ise size göre, onu yanlış olduğuna ikna etmeye çalışabilirsiniz. Biz mümkün mertebe bu şekilde davranmaya çalışıyoruz. Bir başka önem verdiğim konu ise, oyunlardaki rol dağılımında ve genel olarak çocuklarla kurulan ilişkilerde cinsiyete göre bir yol izlenmemesi. İnanın çocukları cinsiyetçi rollere hapseden biz büyükleriz. Yoksa tertemiz zihinlerinde onların böyle bir algıları yok. Ben kadın erkek eşitliğine inanıyorum ve kendine güvenen, zarif ve kendini kadınlardan üstün görmeyen bir erkek çocuğu yetiştirmek istiyorum. O nedenle erkek çocuğu diye araba iş makinesi – tabanca tüfek kılıç vs. ile sınırlamadım oğlumun oyuncaklarını. Yerleri gırgırlamayı arabayla oynamak kadar çok seviyor mesela. Ya da bana çay yapıp içirmeyi J Birlikte barbunya ayıklamak yeni favorimiz. Kız çocuklarına sürekli “Sen prensessin, hiç senin gibi güzel bir kıza böyle yapmak yakışıyor mu, hanım hanımcık otur burada” gibi kızları güçsüzleştiren ve sınırlamaya yönelten cümlelerden rahatsız olduğum kadar, “Aslan oğlum, koçum, erkek adam ağlamaz” gibi ifade biçimlerinden de aşırı rahatsız olduğumu tahmin edersiniz. Bu arada tabanca tüfeği lafın gelişi söyledim. Çocuğumu şiddet içerikli tüm oyuncaklardan ve oyunlardan uzak tutuyorum. Bu da başka bir hassasiyetimiz. Barışçıl ve mutlu olmasını istiyoruz oğlumuzun. O nedenle savaşlar, kazanılan zaferler, yenilen düşmanlar, bizim için canını feda eden şehitler vs. gibi söylemlerle bu yaşta mümkün olursa hiçbir zaman tanışmasını doğru bulmuyoruz. Doğa sevgisi, çiçekler böcekler, türlü türlü oyunlar, sevgi dolu bir öğretmen, oyun arkadaşları sanki yeter de artar bile. Bununla bağlantılı olarak değerler eğitimi adı altında ya da başka bir biçimde dini bir eğitim almasını istemiyoruz oğlumuzun. Hayatı şimdiden dini referanslarla sınırlamasın, büyüyünce neye inanıp inanmayacağına kendi karar versin düşüncesindeyiz. Çocuğumu sağlıklı beslemeye çalışıyorum. Şimdiye kadar paketli, işlenmiş hiçbir gıda vermedim. Tabii ki birebir aynı uygulamayı kreşten bekleyemem. Büyüdükçe beslenme biçiminde bazı esnemeler de oldu. Örneğin hiç şekerli bir gıda yedirmezken artık ev yapımı bazı tatlı kurabiye göz yumuyorum. Ancak paketli ve koruyucu madde içeren gıdalardan uzak tutmaya çalışıyorum hala. Deniz henüz hiç çikolata ve şeker yemedi. Hazır meyve suyu hiç içmedi. Beslenme konusunda da sizinle işbirliği halinde davranabilmeyi umut ediyorum. Çok uzun oldu farkındayım ama insan çocuğu söz konusu olduğunda hiç durmadan konuşabilir sanırım. Birkaç önemli konuya daha değinip bitireceğim. Birincisi etkinlik saati veya herhangi bir zamanda çocuklara tv izletilmesi ve etkinlik saatinde sırf bizleri mutlu etmek için öğretmenlerin elinden çıkan profesyonel resimler, el işi ürünleri vs. Sizinle böyle bir tecrübe yaşamadık o nedenle çok mutluyum. Çocukları ölesiye edilgen kılan, o büyülü dünyalarını bozguna uğratan televizyondan nicedir biz de uzağız. Arada bir Peppa Pig izliyoruz birlikte. Sıkıcı didaktiklikten uzak, şiddet içeriksiz, kız çocukları ile erkekleri belli kalıplara hapseden cinsiyetçi roller içermeyen karakterlerin olduğu çizgi filmlere o kadar da kapalı değiliz yani. O kusursuz elişlerine dönecek olursak, ben çocuğumun çizdiği yamuk çizgileri o profesyonel işlere tercih ederim. Deniz her zaman kitapları televizyondan daha çok sevdi. Bunun için çok mutluyum. Ona kitap okumayı teklif ettiğiniz zaman ne kadar mutlu olduğunu görebilirsiniz. Bu arada uyumadan önce benim veya babasının kucağında kitap okunmasına çok alışık. Uyku ritüelimiz; sevdiği bir hikaye kitabı okumak sonra “bittiii” diyip ninniye benzer şarkılar söyleyip yatağında sırtını sıvazlayarak uyutmak. Son olarak, biz Deniz’i yaz kış demeden hastalık hariç her gün dışarı parka çıkardık. Şimdi artık tüm gün kreşte olacağı için parka götürmemiz her zaman mümkün olamayacak. O nedenle sizden ricam, mümkün olduğu kadar çocukları açık temiz havayla buluşturmanız. Buraya kadar sabredip okuduysanız çok teşekkür ederim. Umarım çok güzel bir sene geçiririz birlikte. Anneler Günü ile ilgili skeç örneği Sınıf ortamı. Teneffüste olan öğrenciler dağınık bir şekilde sınıfta durmaktadırlar. Ön sırada oturan iki kız öğrenci kendi aralarında konuşmaktadır. SELİN- Neyin var Ayşe? Bugün çok dalgınsın. Seni üzen bir şey mi var? AYŞE- Bi'şey yok SELİN- Hadi canım, ben seni bilmez miyim? Bal gibi üzgünsün işte AYŞE- Selin, sen benim en iyi arkadaşımsın değil mi? SELİN- Tabi en iyi arkadaşınım. Hadi söyle, ne oldu? AYŞE- Önüne bakarak Selin, galiba annemle babam ayrılacaklar SELİN- Heyecanla Gerçekten mi? Nerden biliyorsun? Annen mi söyledi? AYŞE- Hayır, annem söylemedi. Ben dün uyumaya çalışırken onların yüksek sesle konuştuklarını duydum; kavga ediyorlar sandım. Kulak kabarttım. Annem " Bizim ayrılmamız Ayşe'yi çok üzecek. Bu durumu ona nasıl açıklayacağız?" diye sordu. Babam da " Ayşe çok akıllı bir çocuk. Eminim bizi anlayacaktır." dedi. Sonra annem " Yavaş sesle konuş! Ayşe bizi duyabilir " dedi. Daha sonra ne konuştuklarını duyamadım. Sabaha kadar uyumadım. Sıraya başını yan koyarak Hem çok üzgünüm hem de uykusuz SELİN- Canım arkadaşım benim. Belki de yanlış anlamışsındır. Üzülme. Hem bu her şeyin sonu değil ki! Anneler ve babalar ayrılsa da çocuklarını çok severler. Hem bak, benim annemle babam da ayrı; ama ben ikisini de görüyorum. AYŞE- Başını sıradan kaldırır Ama Selin, sen her zaman bana "anneme gidiyorum, babamı özlüyorum; babama gidiyorum, annemi özlüyorum" demez misin? Ben okuldan eve gittiğimde beni annemin karşılamasına, akşam olunca da babamın işten gelip birlikte yemeğe oturmamıza öyle alıştım ki! Ben, ikisini de aynı evde görmek istiyorum. SELİN- Haklısın Birden sinirlenir Hiç anlamıyorum şu anne babaları. Madem ayrılacaklar niye çocuk yapıyorlar? Zaten olan bize oluyor. AYŞE- Tabi ya, niye masallardaki gibi olmuyor? Anneler, babalar ve çocuklar ömür boyu mutlu mutlu yaşamıyorlar? SELİN- Kızım, masal bu masal. Gerçekler başka Bu arada yanlarına arkadaşları Didem yaklaşır. Ayşe ve Selin konuşmayı keserler. DİDEM- Hadi koşmaca oynayalım AYŞE- Yok Didem. Biz oynamayacağız. Sen başkasıyla oyna DİDEM- Neyiniz var? Bana küstünüz mü? AYŞE- Yok canım, niye küselim? Ben biraz yorgunum da DİDEM- İyi, zaten benim de oynamaya isteğim yoktu. Yanınıza oturabilir miyim? SELİN- Otur tabi. N'oldu? Niye oynamak istemiyorsun? DİDEM- Çocuklar, biliyor musunuz? Yarın Anneler Günü Ben anneler gününden nefret ediyorum! Niye böyle bir gün yaparlar ki! Annesi olmayan çocukları niye düşünmezler? SELİN- Canım benim. Haklısın. Senin annen öldü ama şunu bil ki çok şanslısın; çünkü seni çok seven bir üvey annen var. Sen de onun gününü kutlayabilirsin. DİDEM- Evet, aslında doğru; ama ben Serpil annemi çok sevmeme rağmen annemin de hayatta olmasını isterdim. AYŞE- Yani annen baban ayrılsalardı bile mi? DİDEM- Elbette. O zaman her ikisini de özlediğimde görebilirdim. Ama şimdi annemi görmem imkânsız. AYŞE- Haklısın Didem. Aslında benim bu kadar çok üzülmemem gerekiyor. DİDEM- Sen neden üzülüyorsun ki? Senin annen de baban da ayrı değiller. AYŞE- Boşver Arkadaşı Didemi öper Sonra anlatırım. Bak, ben anneme en sevdiği parfümü alacağım Anneler Gününde. Sen de benimle gel. Birlikte Serpil Annene de bir hediye seçelim. Hem annem sana yardımcı olur. En çok ne sever Serpil Annen? DİDEM- Kitap Gülerek Tam bir kitap kurdu o O kadar çok okuyor ki Eminim gözlükleri bu yüzden takıyor. Çok okumaktan gözleri bozulmuş. AYŞE- Akıllım hiç olur mu? Öyle olsaydı Türkiye'de insanların hiç gözlük takmaması gerekirdi. Çünkü Türkiye'de kitap okuyan çok az. DİDEM- Doğru Bak öğretmenimiz de çok kitap okuyor; ama gözlük takmıyor. Yaramaz Ali de hiç kitap okumaz; ama gözlük takıyor. Hep birlikte gülerler Zil çalar. Öğrenciler yerlerine otururlar. Sınıfa öğretmen girer. ÖĞRETMEN- Beslenmelerinizi yediniz mi çocuklar? SINIF- Eveeeet ! ÖĞRETMEN- Aferin size. Pekiii, ellerinizi yıkadınız mı? SINIF- Eveeet öğretmenim! ÖĞRETMEN- Çocuklar, canlıların hepsi faydalı değildir. Kirli bir el üzerinde veya fırçalanmamış bir ağızda milyonlarca bizim hasta olmamıza yol açan mikroplar vardır. Bu canlılara bakteri, virüs, mikrop gibi adlar verilir. ALİ- Öğretmenim, annem bana kızdığı zaman hep "mikrop" der. Onu hasta ettiğim için mi? Bütün sınıf güler ÖĞRETMEN- Bilemem Ali, en iyisi sen bunu annene sor. GÖKTUĞ- Öğretmenim, annem bana da " sen benim ilk gözağrımsın" der. Bu kötü bir şey mi? Ben ağrı mıyım? ÖĞRETMEN- Güler Hayır oğlum. Bunun anlamı" ilk değerli varlığımsın " demektir. Bugün herkes annesinden söz etmek istiyor galiba Yoksa nedeni yarının Anneler Günü olması mı? BURCU- Öğretmenim, babam " Anneler Günü para harcamak için uydurulmuş bir gündür. Parası olan da olmayan da bir şeyler almak zorunda kalıyor" diyor. Sizce de doğru mu? ÖĞRETMEN- Çocuklar, böyle bir günde parayla hediye almak zorunda değilsiniz ki Önemli olan bu günde annenizi bir şekilde mutlu etmek. Ne bileyim, mesela o gün babanızla birlikte annenize kahvaltı hazırlayabilirsiniz Ya da odanızı toplayabilirsiniz Ya da onu ne kadar sevdiğinizi söyleyip öpebilirsiniz BAŞAK- Öğretmenim, doğru söylüyorsunuz. Arkadaşımız Hasan' ı gördüm okula gelirken. Söylemeyecektim; ama madem konu açıldı, söyleyeyim. Hasan'ın bugün okula gelmemesinin nedeni, simit satması ÖĞRETMEN- Kızım, simit satmak kötü bir şey değil ki Hem zaten Hasan okul dönüşü satıyor simitlerini. Bugün niye gelmemiş? BAŞAK- Onu anlatıyorum öğretmenim Hasan bugün her zamankinden daha çok simit satıp, annesine hediye almak istiyormuş Onun için bugün gelmedi. ÖĞRETMEN- Hasan hem çalışkan hem de akıllı bir çocuk. Ama onun simit satması okuluna engel olmamalı. Okul ve eğitim her şeyden önce gelir. Pazartesi onunla konuşurum. Galiba Burcu'nun babasının haklı olduğu yanlar var. DİDEM- Öğretmenim, ben anneme kitap alacağım olur mu? ÖĞRETMEN- Niye olmasın? Ancak kitap seçimini babanla birlikte yaparsan daha iyi olur. BİRCE- Öğretmenim, ben anneme bir şiir yazdım, onu hediye edeceğim! ÖĞRETMEN- Birce'nin başını okşar Bu çok güzel bir hediye Birce. Bize de şiirini okur musun? BİRCE- Okurum öğretmenim. Ben ilk defa seni görmüşüm anne İyi ki görmüşüm Ben ilk defa seni sevmişim anne İyi ki sevmişim Anneler olmasaydı bu dünya Ne karanlık ne soğuk olurdu Ben sensiz üşürdüm anne İyi ki varsın Bütün sınıf Birce'yi alkışlar ÖĞRETMEN- Aferin benim küçük şairim. Çok güzel bir şiir olmuş Bence çok anlamlı bir hediye olacak bu. PELİN- Öğretmenim! Sizin de Anneler Gününüz kutlu olsun! Siz de bizim annemiz sayılırsınız. ÖĞRETMEN- Teşekkür ederim Pelin. Doğru söylüyorsun. Zamanınızın çoğunu benimle geçirdiğinize göre, ben de artık anneniz sayılırım. MURAT- Öğretmenim, geçen gün televizyonda bir haber seyrettim. Yavruları yanan bir köpek ağlıyordu ve onları yalayarak iyileştirmeye çalışıyordu. Hayvanlar da ağlar mı öğretmenim? ÖĞRETMEN-Hayır Murat, bildiğimiz biçimde ağlayamaz. İnsanlar gibi gözyaşı dökemez; ama onlar da en az bizim kadar üzülürler ya da mutlu olurlar. Canlı olduklarına göre hayvanlara da en az insanlar kadar değer vermeliyiz. Onları korumalıyız değil mi çocuklar? SINIF- Evet öğretmenim! KARDELEN- Arkadaşlar, hadi hep birlikte " Annem " şarkısını söyleyelim! Öğretmene döner Söyleyelim mi öğretmenim? ÖĞRETMEN- Tabi Kardelen. Eveeet çocuklar, hadi bakalım, hep birlikte Bütün öğrenciler ayağa kalkıp seyircilerin önüne gelirler. Şarkıyı söylerler. Şarkının bitiminde hep birlikte selam verirler. Editör 3 Anneler Günü ÖĞRETMEN Anneler Günü ile ilgili skeç örneği Türkiye Annem Bence iyi olmuşda daha farklıda olabilir. 2017-05-10 Annelerimiz, bizlerin sahip olduğu en değerli varlıklardır. Annelerimiz bizi dokuz ay karınlarında taşıdıktan sonra dünyaya getirir ve elimizi hiçbir zaman bırakmazlar. En yakın arkadaşımız, canımız, bir tanecik varlığımızdır annelerimiz. Bizlerin annelerine kendilerini her zaman özel hissetmelerini sağlayacak davranışlarda bulunmamız gerekmektedir. Annelerimize onlara olan sevgimizi sürekli olarak göstermeli ve onlar için bir şeyler yapmalıyız. Bunlardan bir tanesi onlara duygularımızı anlatan mektup yazmak olabilir. Bizler de sizler için düzenlemiş olduğumuz bu yazı içerisinde, anneye mektup örnekleri uzun kısaca bilgi vereceğiz. Anneye Mektup Örnekleri Sevgili anneciğim, Senin o güzel kokun, içten bakışın ve ellerimi her zaman sımsıkı tutuşun, hiçbir zaman ellerimi bırakmayacağın güvenini bana veriyor. İnan ki, bu dünyadaki tüm güzelliklerden daha güzel bana sundukların. Sen olmasan, ne ben ne kardeşlerim ne de babam olurduk. Bizim tohumumuzu sen ektin, yıllarca gözün gibi çiçekler açmamız için emek verdin. Senin hakkını nasıl öderim bilmiyorum. Hakkını bir nebze ödeyebilmek adına iyi bir insan olmak için uğraşıyorum! Canım annem, En içten sevdiğim, gözümün nuru, varlığıyla insana kendisini dünyadaki en şanslı insan hissettiren annem.. Sen varsın diye bu kadar iyi ve güçlü bir insanım. Benim için verdiğin emekler, ben bilemediğimde senin bilmelerin sayesinde bulduğum yollar, kalbimin her zaman temiz kalması hepsi senin sayende. İyi ki varsın, iyi ki benim annemsin. Anneye Mektup Örnekleri Uzun Adlı Yazımız Hakkındaki Düşüncelerinizi Yorum Kısmından Bize Yazabilirsiniz. Mektup nasıl yazılır, dikkat edilecekler şeyler nelerdir ve mektup örneği haberimizde. Teknoloji gelişti; Facebook, Twitter, Whatsapp gibi uygulamaların gelişmesiyle mektup eskisi gibi sık yazılmamaktadır. MEKTUP NASIL YAZILIR?1- Mektup kesinlikle çizgisiz beyaz kağıda Kağıdın sadece bir yüzü Mektup kurşun kalemle değil tükenmez kalemle Mektup kağıdının sağ üst kısmına yazıldığı yer ve tarih Mektup yazıldıktan sonra Mektubun sol üst köşesine adres ÇEŞİTLERİ 1- Özel mektuplar2- İş mektupları3- Resmi mektuplar4- Ebedi ve Felsefi mektuplar5- Açık mektuplarHitap Bölümü Hitaplar mektubu yazacağımız kişi, ya da kuruma olan samimiyetimize göre şekil alır. Örneğin sevdiğiniz, samimi olduğunuz bir arkadaşınız için “Canım Arkadaşım,” ile başlayabilirsiniz. Sayın Yönetici, Sevgili Annem gibi samimiyetinize göre uygun bir hitap kullanabilirsiniz. Hitap bölümü mektubun sol üst kısmında Giriş Bölümünden önce yazılır. Hitaptan sonra virgül kullanılır ve paragraf atlayarak giriş bölümüne Bölümü Giriş bölümünde, neden mektup yazdığınızı anlatabilirsiniz. Ya da son aldığınız mektuptan hala böyle bir gelenek varsa bahsedebilirsiniz. Gelişme Bölümü Mektubunuzda bahsetmek istediklerinizi yazacağınız ana bölüm burasıdır. Konuları paragraflar halinde Bölümü Kısaca bitirme, iyi dilekler ve selam ÖRNEĞİ Mektup TürleriMektuplar, konularına ve yazanla yazılan arasındaki ilgiye göre mektuplarBirbiriyle yakın, tanışık insanlar ve eş dost arasında yazılan mektuplardır. İsteğe bağlı türdeki mektuplarda doğal ve samimi anlatım ön ve edebiyatçıların,daha çok genel konular üzerinde yazdıkları özel mektuplara edebi mektup’ da Mektubun ulaşma süresinden daha erken ulaşması gereken kısa ve öz olarak oluşturulan bir mektup türüdür. Telgrafta az ve öz ifade önemlidir. Resmî mektuplarDevlet kurumlarının aralarında veya kişilerle devlet kurumları arasında yazılan mektuplardır. Bu tür mektuplarda anlatım ciddi ve saygılıdır. Konu dışındaki bilgi ve istekler yer mektuplarıÖzel kurumların arasında veya kişilerle kurumlar arasında, yapılan mektup yazışmasına iş mektubu mektup türünde açıklayıcı anlatım dilekte ya da bildiride bulunmak veya bilgi vermek amacıyla resmi düzeylere sunulan tarihli, imzalı mektuplarHerhangi bir düşünceyi, görüşü açıklamak, bir tezi savunmak için bir devlet yetkilisine ya da halka hitaben, bir kişi ya da kurum tarafından yazılan, gazete, dergi aracılığıyla yayımlanan mektuplardır. Açık mektup örneklerine zaman zaman gazete ve sanat dergilerinde mektuplar; makale, fıkra, inceleme yazılarından birinde yer alabilir. Edebî mektuplarEdebî mektuplar; yazarlar, içerikleri ve ifade şekilleri ile özel mektuplar içinde ayrı yer tutar ve ayrı şekilde ele alınırlar. Edebî mektuplarda, mektubun yazıldığı dönemin edebiyat ve düşünce olayları yer alır. Yazar, karşısındakine öğüt verir, yol gösterir. Eski dönemlerde, bu tür kişisel edebî mektuplar, “Mektûbât = Mektuplar” adı altında toplanır ve geniş kitlelerin de okuyabilmesi için yayımlanırdı.

anne ile ilgili mektup örnekleri